9/11 DÜNYAYA YUTTURULAN YALAN

20 NİSAN 2012 tarihinde HaberBorsa Deneme Tahtası başlığı altında yayımlanmıştır...

 9/11 DÜNYAYA YUTTURULAN YALAN

Şimdiye kadar süre gelen yazı serisinde hanedanlığın tarihçesinden, amaçlarından ve stratejilerinden bahsetmiştik. Bu stratejilerden biri de malumunuz dünya enerji kaynaklarını tekelleştirmek üzerine işlemeye devam ediyor. Bu kapsamda adımlarını çeşitli yalanlarla dünyaya yutturarak arka planda hedeflerine ilerliyorlar. Sözde dünyaya demokrasi özgürlük getirme amacıyla diktatörleri devirmeyi hedeflediler şimdiye kadar paravan devletleri üzerinden. Bunun en önemli adımını 2001 yılında attılar ve terörle mücadele adı altında büyük bir bahane oluşturdular. Bunun adı 9/11 di.

Amaç tabi ki dünya kaynaklarını çeşitli entrikalarla ele geçirmek, tekelleştirmek ve sömürmek. Bu aşamada stratejik hamlelerle kendileri karşısında bulunan yapılara da yaklaşıp üs oluşturmak. 9/11 bahaneleriyle malumunuz Afganistan'a girdiler peki oraya demokrasi geldi mi? Zaten dertleri bu değil. Dünyanın 2. büyük lityum kaynakları bu ülke topraklarında. Lityum ne işe yarar? Geleceğin teknolojisinin temel taşı malumunuz. Şu anda kullandığınız telefonları, tabletleri, ipad'leri laptopları kullanabilmeniz için, ileride arabaları elektrik ile kullanabilmeniz için vazgeçilmez bir maden. Bunun yanında dünyanın en büyük bakır rezervlerinin önemli bir kısmı bu topraklarda. Şu anda demokrasi gelmedi ama ülkenin madenleri durmaksınız çalışabiliyor ne hikmetse. Bunun yanında Asya ve Hazar doğalgaz kaynakları için stratejik bir nokta ve tabi ki İran'ı doğudan kıskaca almak için büyük bir hamle. Tabi ki bunun güney kanadını da Irak'ı sözde demokrasi söylemiyle Saddam'ı devirirken zaten yaptılar. Artık sıranın Suriye'de olması sizce de manidar değil mi? Suriye Akdeniz'e açılacak yeni bir enerji kapısı konumunda ve bu günlerde bunun kavgası yaşanıyor. Geçtiğimiz gün Akdeniz havzasının nasıl hanedanlık için bir göl haline çevrildiğini zaten yazmıştık. Bir zamanlar Osmanlı için göl olan Akdeniz şu anda neredeyse kontrol altına alınmak üzere. (Bu konunun Türkiye koluyla ilgili ayrı bir hikaye var onu da yeri gelince değiniriz)

Şimdi bu stratejik adımların öncesine, yani mihenk taşına geri dönelim. Yani 9/11
Bu sayının kabala inancında ayrı bir yeri ve ritüel bir anlamı var (bu konu ayrı bir yazının konusu olabilir, henüz manevi boyut kısmına sadece giriş yaptığımızdan şu anda yazılacaklar havada kalabileceğinden o kısmın altını doldurduktan sonra dilerseniz yazmayı deneriz). O nedenle bu tarihe özel bir kurgulama olduğu izlenimleri olaydan önce de dikkat çekmiş. Bu konuda örnek vermek gerekirse birkaç resimi derleyip birleştirdim.

Görüldüğü gibi 1993 yılına ait, 1997 yılına ait yapımlarda bile ipuçlarını gözler önüne sermişler. Nisan 2001 tarihli karede de 5 ay öncesinde "Coming Soon" yakında gösterime gireceğini bile işaret etmişler.

Bunun yanında sayfalarda daha önce da paylaşılmıştı. Yönetmen Aron Russo, 11 Eylül'den 11 ay önce Nikolas Rackefeller ile yaptığı görüşmenin detaylarını olaylardan sonra bir mülakatta anlatıyor. 

Bunlar sadece birkaç örnek. Bu örnekler daha da çoğaltılabilir.

Gelelim şimdi bu kurgunun nasıl icraata geçirildiğine;
Dünyada genel yargı neydi? Bunu sayfalarda da sorduk geçen gün ve genel olarak görüşler bunun bilinçli olarak yapıldığı, kendileri tarafından bu olaya izin verildiği. Hatta binanın patlayıcılarla yerlebir edildiği yönünde. 
Genel olarak bu yargılar doğru fakat bazı detaylar var ki ancak şeytanın aklına gelir. Şimdi biz o noktalara değinelim.

Öncelikle şunu ifade edelim. Bu olay tüm dünyanın gözü önünde yaşandı öyle değil mi? Canlı yayında koskoca kulelerin nasıl yerle bir olduğunu izlettiler bize. Peki bu canlı yayını sadece 5 kuruluşun verdiğini biliyormuydunuz? Bunlar CNN, FOX, ABC, NBC, CBS ve sonrasında bunların yan kuruluşları. (tabi bu kanalların sahibinin küçük bir araştırma sonucunda tek kişiye ait olduğunu bulabilirsiniz) Burası aklınızda kalsın birazdan geri döneceğiz.

Şimdi gelelim olay anına, olaya biraz görsellik katalım.

Derlediğimiz resimde kulelere ikinci uçağın çarpma ânını görüyorsunuz. İşte bu anda yaşananları kare kare incelediğinizde önemli detaylar yakalayabilirsiniz. Bu noktaları kırmızı ile işaretledik. Sol üstteki görüntüde sağdaki binanın sol yanında sivri bir cismin delip geçtiğini görüyorsunuz. Sağ üstteki resimde de genel görünüm olarak bu delip geçen cismin ne kadar dışarıya çıktığını orantılayarak görebilirsiniz. Peki tam o anda ne oluyor? Hop canlı yayında görüntü kesiliyor. Neden acaba? Hepsi aynı anda kare kare yaşanan olaylar, bundan emin olmak için resimlerdeki alt yazıları inceleyin. Yayın akışı devam ediyor fakat olay yeri görüntüleri o anda birden simsiyah oluyor. Şeytan ayrıntılarda gizli derler öyle değil mi? Sağ alttaki resimde de o binanın delip geçildiği kısmının o çarpmadan sonra çekilmiş fotoğrafı var. Hani binanın o kısmı bir cisim (muhtemelen çarpan uçak olduğuna göre uçağın kokpitiydi ki o hızla çarpmasına rağmen nasıl sapa sağlam diğer taraftan çıktı o da ayrı mesele  ) tarafından delinmişti??? Nasıl olduda sütunlar sapasağlam duruyor bu resimde???

Cevabı bulabildiniz mi? Sıkı durun. Bu izledikleriniz sadece Hollywood yapımı bir simülasyondan ibaret. Kurgu çok önceden yapılmış ve tüm dünyaya canlı yayında yedirmişler. Nasıl mı? Ne demiştik bu anları sadece 5 kanal canlı olarak verdi. Bu kanalların o andaki ana kumandaları da tek noktadan kontrol edildi. Olaylar gerçek anlı olarak yaşanıyorken onlar tüm dünyaya canlı yayında Hollywood filmi izlettiler bize. Bu filmde bize bir uçak binaya çarpıyorken gösterildi. Ne hikmetse uçağın tamamı kanatları bile kırılmadan binanın içine giriyordu ve hatta binanın karşı tarafından çıkabiliyordu. Tabi o çıkma anında beklenmedik bir kare oldu ve o anda canlı yayında görüntüyü kararttılar. Sonra yine devam, ortalık toz bulutu alev yangın görüntüleri, ve kaçışan insanlara ait animasyonun devamı.
Olayların ardından 9/11 Commission (resmi kurum) 2. uçağın çarpma ve patlama anını, televizyonlarla uygun olarak "9:03:11" olarak belirliyor. Yani saat sabah 9'u 3 dakika ve 11 saniye geçe... Fakat Lamont-Doherty Rasathanesi patlama anını "9:02:54" olarak belirliyor. Bu rasathanenin tespit ettiği patlama anı, resmi hikâyedeki patlama anından 17 saniye önce. Bu aradaki fark olaylar gerçekte yaşanırken bize aktarılan görüntülerin olay yaşandıktan 17 saniye sonra gösterildiğinin bir işaretidir. Yani canlı yayında tüm dünyanın önünde bir perde gerdiler ve bize hollywood filmi izletirken onlar perdenin arkasında o çarpma ânında neler yaşandığını gizlediler. Bunun nasıl bir animasyon olduğuna değinelim birazda.

Daha önceden çekilmiş görüntülerin üzerine bindirilmiş bir animasyondan bahsediyoruz. Photoshop tarzı programlardan anlayanlar bilirler. Arka planda farklı bir layer ön planda ise kurgu görüntüler vardı. Yani bir nevi arka planda önceden çekilmiş bir resmin önünde sahnelenen bir oyun. Nasıl mı? Yakalanmış birkaç detay üzerinden bahsedelim.

Sol üst resimde olaydan sonra yapılmış bir belgesel olay ânı görüntülerini kullanarak bir derleme yapmış. Bu görüntüde arka planda Verrazano köprüsünün konumuna iyi bakın. Bu kurgu görüntülerde köprü nasıl görünüyor. Ardından hemen yanında aynı açıdan çekilmiş kurgu olmayan bir görüntü var. İşte köprünün olay anında orjinal görüntüsü o pozisyonda olmalı. 
Bu kurgu görüntünün arka plan görüntüsüyle uyuşmadığını ıspatlayan bir de canlı yayın videosu var. Linke tıkladığınızda ilgili saniyeden 2:38 den başlayacak görüntü. Binadan zoomout yaparak çıkan bir görüntü göreceksiniz işte tam o sırada sol arka kısımda köprünün ayaklarını göreceksiniz. Görüntü açıldıkça köprünün birden bire atlayarak yer değiştirdiğini farkedeceksiniz. İyi izleyin, farkettiniz mi  İşte arka planın ayrı, öndeki görüntünün ise apayrı bir görüntü olduğunu, gerçek bir canlı yayın olmadığını yakınen gördünüz. (Ayrıca çökme anındaki oluşan toz dumanına da dikkat edin, ok işaretli noktalara) İşte buna Hollywood teknolojisi diyoruz 

Çarpma olayları yaşandıktan sonra olay yerinde belirtilen TV kanallarının üst düzey muhabirleri sokaklarda röportaj yaparken insanlar çarpanları küçük bir uçak olduğunu ifade ediyorlar, bunlar internette videolarda kayıt altında. Ama muhaberiler ve stüdyodaki spikerler ısrarla hayır küçük uçak değil büyük uçaktı diyorlar ve görüntüleri tekrar tekrar izletip dünyanın gözüne sokuyorlar. Kayıtlarda yolcu uçağı olarak nitelendi çarpan uçaklar ve biz de izlediğimiz görüntülerde yolcu uçağı olarak algıladık hep öyle değilmi? Peki çarpan neydi? Sıkı durun.

JASSM-158 füzesi. 2001 tarihli imalatlarının 370 km menzili vardır ve güdümlendiği noktaya varana kadar saatte 500 MIL hızın üzerine çok rahat ulaşabilir.
Resimlerde füzenin görünümünü ve havadaki boyutlarını bir savaş uçağı ve yolcu uçağıyla kıyaslamasını görüyorsunuz.

Biz canlı yayında Hollywood filmi izlerken binanın işini arka planda bitirdiler. Sonra zaten daha önceden hazırlanan planlı patlamanın tetiğini çektiler. O da binanın inşaasında ABD inşaat yönergesi gereği temelin altında bırakılan acil imha boşluğu denen yerin altına yerleştirdikleri bir düzenekle gerçekleştirdiler.

Bu konuda çok şey yazıldı çizildi. Uçakların kara kutuları bile bulunamadı, ama nasıl olduysa pilot olduğu söylenen arap kıyafetli bir kişinin pasaportu sapasağlam enkazdan bulundu.

Bütün deliller yok edildi. Michale Moor gibi yönetmenlerin yapımlarıyla kontrollü ifşa grupları oluşturuldu, yapımlarıyla bilinçli bir dezenformasyon oluşturuldu. Ama kimse olayın bu bahsettiğimiz boyutuna değinmedi. Bu detaylara ulaştığımda olay daha da netleşti benim için. Size bu konuda en büyük kaynak olarak http://www.septemberclues.info/ adresini verebilirim. Burada çok daha fazla detay bulabilir aklınıza takılanların cevaplarını çözebilirsiniz. Şimdilik bu kısa zamanda biz ancak bu kadarını yazabildik.

Ve bu senaryo ardından yaşananların hepsi zaten malumunuz. İlk paragrafta yazdıklarımızın ilk adımıydı sadece ve devamı her geçen gün yeni tezgahlarla karşımıza gelmeye devam ediyor.